Wednesday, October 31, 2012
Happy Halloween!
Monday, October 29, 2012
How They Work
This is what it looks like behind the scenes, when Oneighty is working their creative magic for their clients. Their office was photographed by Adrian Ray.
Oneighty Creative, müşterilerinin markaları için yaratıcı projeler üzerinde çalışırken ofisleri böyle görünüyormuş. Adrian Ray fotoğraflamış.
Labels:
çalışma alanı,
iç mekan,
interior,
workspace
Friday, October 26, 2012
Kitchen
Mutfak
Good old white. The best choice you can make for your kitchen.
Alıştığımız, sevdiğimiz, bıkmadığımız beyaz. Mutfağınız için yapacağınız en doğru tercih.
Photo; Allt i Hemmet.
Sagmeister & Walsh Studio
Am I crazy about the look of the recently renovated Sagmeister & Walsh studio? No, but I find it okay. Am I surprised? Yes. Much smaller and simpler than I anticipated. We have seen similar ones a hundred times but I guess wowing us is not the point. Still, the color coded books are a pet peeve of mine. A pet peeve that I have seen at least a hundred times.
When asked "Did your experience at the Leo Burnett agency play a large role in your deciding that maintaining a small business was better than running an office of over 100 people?", Sagmeister replies: "I saw at Burnett that I will not be able to actually design when my office is bigger, and I saw the advantages of a large office for the clients as tiny, while the disadvantages were huge."
Sagmeister & Walsh'un yenilenmiş stüdyolarını çok mu beğendim? Fena bulmamakla birlikte hayır. Beni şaşırttı mı? Kesinlikle evet. Tahmin edebileceğimden çok daha ufak ve basitmiş. Benzerlerini daha önce yüzlerce defa görmüşüzdür ama bu stüdyonun dekorasyonundaki amaç bizleri hayran bırakmak değil zaten. Yine de renklerine göre dizilmiş kitaplar epey gözümü tırmaladı, zaten hiç beğenmediğim, daha önce de yüzlerce kere gördüğüm bir dekorasyon klişesi.
"Leo Burnett ajansındaki deneyiminiz, 100'den fazla çalışanı olan bir ofisi idare etmektense küçük bir işi yönetmeyi tercih etmenizde büyük rol oynadı mı? diye sorulduğunda şu cevabı vermiş Sagmeister: "Burnett'de ofisim büyük olduğunda sahiden tasarım yapamayacağımı, ayrıca büyük bir ofisin müşteriler için avantajlarının çok az, dezavantajlarının ise devasa olduğunu gördüm."
Photographs by Mario de Armas via AA13.
Wednesday, October 24, 2012
A Small Apartment
Küçük Bir Daire
I prefer large spaces with furniture and accessories placed sparsely, no rugs at all. But sometimes you have to make do with the space and stuff you got. Having less stuff is much more difficult to achieve than having more because of the letting go and self-restraint aspects. If you have got the stuff but not the space, you have to be smart about storage. Let's admit 4 door wardrobes or bookcases upon bookcases don't look so good. I think it's a better sight to look at when you can avoid huge, bulky furniture when you can and go for open shelving on top of a nice credenza or something. Nothing should be too matchy matchy though. Display what you can, hide what you must.
Az eşyalı büyük mekanları tercih ederim, tabii seçenek varsa. Aslında az eşyalı bir eve sahip olmak, çok eşyaya sahip olmaktan daha zor bir hedef. Ayrılmaya kıyabilmek, verebilmek, almamak için kendine mukayyet olmak kolay şeyler değil. Eğer eşyanız çok ama yeriniz kısıtlıysa depolama konusunda planlı olmak şart. Kabul edelim ki her odada bir sürü dolap veya kütüphane insanın üstüne üstüne geliyor. Bence hantal, kocaman depolama elemanlarından olabildiğince kaçınıp onun yerine alçak bir büfe üzerinde açık raflar gibi bir çözüm daha hoş görünüyor. Sergileyebildiğinizi sergileyip, gerisini saklayacak şekilde. Tabii takım yapmamak şartıyla. Kıyafette takım ayakkabı-çanta şu an ne kadar komik ve demode geliyorsa takım mobilyalar da artık öyle. Hatta o kadar uzun zamandır öyle ki yeni evlilerin bu devirde hala gidip takım mobilyalar aldıklarını görmesem yazmazdım bile.
I know they kind of look nice but I have said it before and I'll say it again, keeping old magazines is a waste of space. You are never going to look at them again and when you do, their content will no longer be relevant.
Fena görünmediklerini biliyorum ama daha önce de defalarca söylediğim gibi eski dergileri saklamak yer israfından başka bir şey değil. Bir daha açıp bakmayacaksınız, baktığınızda ise içerikleri bayatlamış olacak.
If you don't have enough room for a clothing rack, a wall-mounted bar fulfills the same purpose! I like this idea. I'm sure a very organized person would prepare what to wear for every weekday and hang it all in a row, outfit by outfit.
Ayaklı bir askı için yeriniz yoksa duvara monte bir bar da aynı işi görebilir! Bu fikri sevdim. İnsan planlı-programlı olsa hafta içi her gün giyeceği kıyafetleri önceden hazırlayıp böyle sıra halinde asar.
All photos from Bolaget.
Sunday, October 21, 2012
Studio, Coffee, Freedom
Stüdyo, Kahve, Özgürlük
If I ever find a magic lamp, I'm going to ask the genie for a backyard studio. With only making that seemingly tiny wish, I trick the genie into giving me a backyard, a business that I run from my own studio, and a larger main property (since logically it should be larger than the studio). Yes, I'm very prepared for imaginary scenarios like that. I'm also set if a zombie apocalypse ever happens.
Jokes aside, I compiled my favorite photos from Coffeeklatch where they showcase the living and working spaces of creative types.
Sihirli bir lamba bulsam, cinden bir "arka bahçe stüdyosu" dilerdim. Bu basit görünen dilekle cini bana hem bir bahçe, hem kendi stüdyomdan yönettiğim bir iş, hem de (mantıken asıl bina stüdyodan büyük olacağından) büyük bir ev vermesi için kandırmış olurdum. Fantastik senaryolara işte böyle hazırlıklıyım sevgili okuyucu. Olası bir zombi istilasına karşı da kafamda hazırlıklar tamam.
Şaka bir yana, şu an baktığınız fotoğraflar yaratıcı kişiliklerin yaşama-çalışma mekanlarını gösteren Coffeeklatch adlı siteden seçtiğim favorilerim.
Beautiful desk. Yes, home offices get messy, you gotta embrace it. That paper sack thingy on the floor caught my eye because I have been seeing similar ones a lot lately; used in workspaces instead of trash cans. You can find some here.
Masa güzel. Evet, ev ofisler dağınık oluyor, kabullenmek gerek. Yerdeki büyük kesekağıdı görünümlü şeyin benzerleri son zamanlarda sık sık gözüme ilişiyor. Çalışma alanlarında çöp kutusu yerine bunları kullanmak çok revaçta sanırım. Burada satılıyor.
But first, coffee! I only buy freshly roasted beans and grind them for my french press at home, using a manual grinder. Such good coffee with such a cheap setup, you don't need a genie for that! As a result I can't drink the painfully bland coffee at those famous coffee chains.
Ama önce, kahve! Bu konuda titizim; yalnızca taze kavrulmuş kaliteli kahve çekirdekleri satın alıyorum (buradan). Evde el değirmeni kullanarak french press'ime göre çekiyorum. Türk kahvesine göre de çekebilirsiniz. Muhteşem kahveler içmek için büyük yatırımlar yapmaya veya bir cinden dilek dilemeye gerek yok. Tek dezavantajı ünlü kahve zincirlerinin bayat, dandik kahvelerine hiç tahammülümün kalmamış oluşu. Hele bana Nescafe ikram edecek babayiğide atacağım bakıştan kendim korkarım.
All photos from Coffeeklatch.
Labels:
çalışma alanı,
coffee,
ev ofis,
home office,
iç mekan,
ilham,
inspiration,
interior,
kahve,
workspace
Subscribe to:
Posts (Atom)